Holoterapi Nefes çalışması deneyimlerini ilerlettiğimde, çalışmaya katılanların üzerinde ilginç sonuçlar elde etmeye başladım. Katılımcıların anne karnında geçirdikleri süre içindeki gezegen geçişlerinin etkileriyle ilgilenmeye başladım. Birçok bilim adamının üzerinde çalıştığı Neptün, Satürn, Pluto ve Uranüs gezegenlernin bebeğin ana rahmindeki gelişme aşamalarını ilişkilendiren ve dört ana modelden oluşmuş olan “Bilincin Topografyası” çalışmaları ile astroloji bilgilerinin birbirini tamamladığını gördüm.
Çalışmalarım, doğum anındaki astrolojik temayla da ilişkilendirebileceğimiz kişisel dönüşüm psikolojisinin ortaya çıkmasına katkıda bulunuyordu. Böylece, belirlenen duruma göre hareket etmek hem terapi açısından, hem de kişisel araştırma açısından amaca hizmet edebiliyordu.
Holoterapi yöntemi; Bilinmeyen bilinç alanların incelenmesini; Şamanların kullandığı gizemli boyutları, doğaüstü boyutları, gezegensel etkileşmeleri, bebeğin anne karnından süre gelen bilinç gelişimini, genetik ve ortak bilinçaltının sahip olduğu arşetipsel bulguları kapsayan farklı yöntemlerin incelenmesini içerir. Ortaya konan bulguların en önemlisi, anne karnında bilincin ilk oluşmasıyla başlayıp doğumla sonuçlanan sürecin içinde oluşan gezegensel tesirlerin, bireyin kişiliğini belirleyip yaşama hazırladığının bilinmesidir. Bu tam olarak anlaşıldığında, kişinin dönüşümüne yardımcı bir araç elde edilmiş olur.
Bebeğin rahim içindeki mutluluğu yerçekiminin az hissedildiği, annesi ile ilişkide olduğu güvenli ortamla ilgilidir. Bu durum; bütünlük, tatmin, uyum, yaratıcılık, hayal gücü, mistik haz, her tür sarhoşluk ve rahatlama hallerini ifade eder. Hassas nokta, başlangıç noktamızı kaybettiğimiz durumlarda, kimlik ve bilinç kaybından söz edilebilmesidir.
Neptün; bu birleşme durumunun çok arzu edildiği anları, bu durumu bize çağrıştıran ve hissettiren unsurları yaratır. Bu etki karşısında rahim merkezi karşı koymak için kasılmalarla sertleşir. Bu durum bebeğin dar alanda ezilme, kapanma, boğulmaya bağlı korku duymasına yol açar. Kaynağı bilinmeyen bu süreç, bizi sıkıştıran, karşı koyamadığımız tehdit edici olaylar, yalnızlık ve geçen zamanla ilgili tüm durumları çağrıştırır. Bu durumda Satürn etkisi sınırları koymamız için karşı çıkar ve bilinci yapılandırır. Olumlu olarak ele alırsak, Satürn etkisi dayanma, cesaret, sebatı ve yapılanmayı sağlar.
Doğum başladığında, dölyolundan geçerken soluma güçlüğü nedeniyle acı çekme, aşırı tehlike nedeniyle de yaşam savaşı ortaya çıkar. Bu durum tehlikeli ve ölüme yakın anları, şiddetli krizleri, sınırsız cinselliği, ölme dirilme aşamalarını, fiziksel şiddeti, sadomazoşist eğilimleri çağrıştırır. Faydası risk alınan durumları, maceraları, kendini aşmayı, zevk ve eğlence dolu kutlamaları temsil etmesidir. Bu durumu pluto yönlendirir ve dayanma güdülerimizi geliştirmemize hizmet eder.
Bebek doğum sonrası ilk nefes aldığında, serbest bir şekilde hareket edebileceği, sınırların olmadığı bir dış dünya, ışık ve annesinin kolları ile tanışır. Bu aşama özgürlük, bağımsızlık, başarı ve zaferle sonuçlanan gayret, kendini doğrulama, sevinç ve paylaşma çağrıştırır. Olumsuz tesiri aşırı bağımsızlık, kışkırtıcı aykırılık, kronik coşku halleridir. Bunu kontrol eden Uranus etkisi bizi gerçek hayata açan bir kurtarıcıdır.
Doğumun hangi evreleri içerdiği ve anne karnında hangi gezegensel tesirlerden etkilendiğinin bilinmesi; kişinin ifade etmediği, ayrıca kendinin de bilemediği birçok kişilik özelliğinin ortaya çıkmasını sağlar. Bu bilgilere erişen Holoterapist; çalışma sürecinde ortaya çıkabilecek bütün semptomlardan haberdar olur. Çalışma hakkında ön bilgi verirken, doğum haritasından yararlandığı çok özel açıklamalarla güven ortamı oluşturur. Çalışma süresinde ortaya çıkacak olası bilinçaltı açılımları hakkında bilgi vererek kişiyi karşılaşacağı potansiyel sürprizlere hazırlar. Holoterapist kişinin doğum haritasındaki bilgiyle, çalışma sürecinde özel değişikler yapabilir. Bu sayede çalışma sürecinde ve çalışma sonrasında en yüksek faydanın ortaya çıkmasını sağlar.
Mustafa Kartal
mkartalll@yahoo.com |